F Tipi Hücrelerde Şoven Kudurganlık
:: Devrimcilik :: Tecrit
1 sayfadaki 1 sayfası
F Tipi Hücrelerde Şoven Kudurganlık
Sincan 1 No'lu F Tipi Hapishanesi'nde idarenin uyuşturucu ile beslediği çete artıkları devrimci tutsaklara saldırtılıyor.
İnsan Hakları Derneği Ankara Şubesi'nde dün yapılan bir basın açıklamasıyla, Sincan 1 No'lu F Tipi'nde Ağustos ayından itibaren süren şoven saldırılara yönelik kamuoyu bilgilendirildi. İHD ise süregiden bu durumdan devrimci tutsakların faks aracılığıyla yaptığı ortak bir açıklamayla haberdar oldu.
Uyuşturucu davalarından hapishanede bulunan ırkçı faşistler, "Ergenekon'un Türk İntikam Tugayı" imzasıyla devrimci tutsaklara tehdit ve küfür içerikli mesajlar göndermek ve "Kürtlere ölüm" şeklinde hönkürmekle yetinmiyor devrimci tutsakların kaldıkları hücrelere kaynar su, kırık cam parçaları vs. de atıyorlar.
Devrimci tutsaklar bu konuda defalarca cezaevi idaresi ile görüşse de, idare bu durumu görmezden gelerek açıkça şoven saldırıları desteklediğini ilan etmiş oldu. Devrimci tutsaklar idare ile çete artıkları arasındaki uyuşturucu ortaklığına da dikkat çekti.
Onursuz arama işkencesinde de ısrar ediyorlar
Devrimci tutsaklar hücrelere taşınan şoven linç galeyanı ile karşı karşıya bırakılırken, tutsak aileleri üzerindeki baskılar da ısrarlı bir şekilde sürdürülüyor. Temmuz ayının başında İzmir'de bulunan Tire B Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutsak ailelerinin çırılçıplak soyulup zıplamaya zorlandığı, cinsel organlarına bakıldığı vs. basına yansımıştı. Bu onursuz arama işkencesine karşı Tire Kaymakamlığı emri ile soruşturma açılmasına dahi izin verilmedi. Kaymakamlık bu kararına gerekçe olarak "suçlamaların sübuta ermediği" yani yeterli delil elde edilemediği gerekçesini gösterdi. Kaymakamlığın tutsak yakınlarının ifadesini "güvenilmez" ilan etmesi bir yana suçlamaların sübuta erip ermediğine karar vermek mahkemelerin görevidir. Soruşturmanın açılması için ortada şüphenin olması yeterlidir, hele ki insan hak ve hürriyetlerini, onurunu yok edici böylesi bir duruma karşı...
Diğer yandan İzmir'in başka bir hapishanesi olan Torbalı'ya görüşe giden Gülnaz Türkmen yine onursuz arama dayatmasıyla karşı karşıya bırakıldı. Daha önce Kırıklar F Tipi'nden sevk edilen oğlu Devrim Türkmen'in işkence görmesinden endişe ettiği için onursuz arama işkencesine katlanan Gülnaz Türkmen, konuyla ilgili basın açıklaması yaparak hem uygulamayı duyurmuş hem de bir daha böyle bir durumla karşı karşıya bırakılması halinde görüşü protesto edeceğini açıklamıştı. 11 Eylül Perşembe günü Torbalı'ya görüşe giden Gülnaz ana, yine onursuz arama dayatmasıyla karşılaşınca aramaya girmedi ve savcılığa şikayete gitti. Savcının o şekilde arama yapılmayacak demesi üzerine tekrar hapishaneye giden Gülnaz Türkmen, savcılık beyanına rağmen yine onursuz arama işkencesine girmeye zorlandı. Bu durum üzerine görevli kadın polis ile tartışmaya başlayan Gülnaz Türkmen, "Devrimciler böyle arama gerektirecek şeyler yapmaz, cezaevine biz esrar neyim sokmayız, onu sokanlar bellidir, üstü hiç aranmadan girenlerdir" dedi. Gülnaz ananın bu haklı itirazlarına polis "Sen örgüt propogandası yapıyorsun" gibi alttan tehditler ile cevap verip, onursuz aramada ısrar ederek Gülnaz ananın görüşe girmesini fiili olarak olarak engelledi.
İzmir Cezaevi İnisiyatifi tarafından konuyla ilgili yapılan bilgilendirmede, "Hukuk tanımaz cezaevi idaresi bildiğini okumaya devam etmiş, devrimcilere olan tahammülsüzlüğünü tutuklu yakınlarına da göstermiştir. Geçtiğimiz hafta yaşanan onursuz arama için savcılığa İHD İzmir Şubesi tarafından suç duyurusu yapılmıştır. Bu hafta için de yine İHD ve ÇHD suç duyurularında bulunacaklar ve Adalet Bakanlığı'na Tire ve Torbalı cezaevlerinde yaşanan bu süreçleri aktaran dosya gönderilecektir" denildi.
ALINTERİ
İnsan Hakları Derneği Ankara Şubesi'nde dün yapılan bir basın açıklamasıyla, Sincan 1 No'lu F Tipi'nde Ağustos ayından itibaren süren şoven saldırılara yönelik kamuoyu bilgilendirildi. İHD ise süregiden bu durumdan devrimci tutsakların faks aracılığıyla yaptığı ortak bir açıklamayla haberdar oldu.
Uyuşturucu davalarından hapishanede bulunan ırkçı faşistler, "Ergenekon'un Türk İntikam Tugayı" imzasıyla devrimci tutsaklara tehdit ve küfür içerikli mesajlar göndermek ve "Kürtlere ölüm" şeklinde hönkürmekle yetinmiyor devrimci tutsakların kaldıkları hücrelere kaynar su, kırık cam parçaları vs. de atıyorlar.
Devrimci tutsaklar bu konuda defalarca cezaevi idaresi ile görüşse de, idare bu durumu görmezden gelerek açıkça şoven saldırıları desteklediğini ilan etmiş oldu. Devrimci tutsaklar idare ile çete artıkları arasındaki uyuşturucu ortaklığına da dikkat çekti.
Onursuz arama işkencesinde de ısrar ediyorlar
Devrimci tutsaklar hücrelere taşınan şoven linç galeyanı ile karşı karşıya bırakılırken, tutsak aileleri üzerindeki baskılar da ısrarlı bir şekilde sürdürülüyor. Temmuz ayının başında İzmir'de bulunan Tire B Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutsak ailelerinin çırılçıplak soyulup zıplamaya zorlandığı, cinsel organlarına bakıldığı vs. basına yansımıştı. Bu onursuz arama işkencesine karşı Tire Kaymakamlığı emri ile soruşturma açılmasına dahi izin verilmedi. Kaymakamlık bu kararına gerekçe olarak "suçlamaların sübuta ermediği" yani yeterli delil elde edilemediği gerekçesini gösterdi. Kaymakamlığın tutsak yakınlarının ifadesini "güvenilmez" ilan etmesi bir yana suçlamaların sübuta erip ermediğine karar vermek mahkemelerin görevidir. Soruşturmanın açılması için ortada şüphenin olması yeterlidir, hele ki insan hak ve hürriyetlerini, onurunu yok edici böylesi bir duruma karşı...
Diğer yandan İzmir'in başka bir hapishanesi olan Torbalı'ya görüşe giden Gülnaz Türkmen yine onursuz arama dayatmasıyla karşı karşıya bırakıldı. Daha önce Kırıklar F Tipi'nden sevk edilen oğlu Devrim Türkmen'in işkence görmesinden endişe ettiği için onursuz arama işkencesine katlanan Gülnaz Türkmen, konuyla ilgili basın açıklaması yaparak hem uygulamayı duyurmuş hem de bir daha böyle bir durumla karşı karşıya bırakılması halinde görüşü protesto edeceğini açıklamıştı. 11 Eylül Perşembe günü Torbalı'ya görüşe giden Gülnaz ana, yine onursuz arama dayatmasıyla karşılaşınca aramaya girmedi ve savcılığa şikayete gitti. Savcının o şekilde arama yapılmayacak demesi üzerine tekrar hapishaneye giden Gülnaz Türkmen, savcılık beyanına rağmen yine onursuz arama işkencesine girmeye zorlandı. Bu durum üzerine görevli kadın polis ile tartışmaya başlayan Gülnaz Türkmen, "Devrimciler böyle arama gerektirecek şeyler yapmaz, cezaevine biz esrar neyim sokmayız, onu sokanlar bellidir, üstü hiç aranmadan girenlerdir" dedi. Gülnaz ananın bu haklı itirazlarına polis "Sen örgüt propogandası yapıyorsun" gibi alttan tehditler ile cevap verip, onursuz aramada ısrar ederek Gülnaz ananın görüşe girmesini fiili olarak olarak engelledi.
İzmir Cezaevi İnisiyatifi tarafından konuyla ilgili yapılan bilgilendirmede, "Hukuk tanımaz cezaevi idaresi bildiğini okumaya devam etmiş, devrimcilere olan tahammülsüzlüğünü tutuklu yakınlarına da göstermiştir. Geçtiğimiz hafta yaşanan onursuz arama için savcılığa İHD İzmir Şubesi tarafından suç duyurusu yapılmıştır. Bu hafta için de yine İHD ve ÇHD suç duyurularında bulunacaklar ve Adalet Bakanlığı'na Tire ve Torbalı cezaevlerinde yaşanan bu süreçleri aktaran dosya gönderilecektir" denildi.
ALINTERİ
ozgurluk CHE-hresi-
*
-
Burç : Hayvan :
Doğum tarihi : 25/10/83 Yaş : 41
Nerden : özgür bir gelecek
Mesaj Sayısı : 4
Puan : 5719 Rep : 1
Kayıt tarihi : 09/04/09
:: Devrimcilik :: Tecrit
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz